Uzun bir aranın ardından yeniden merhaba;
Yazacak, yayınlacak, anlatacak o kadar çok şey var ki içimde aslında ama nereden başlasam hangisini anlatsam bilemiyorum. Daha öncede yazdığım yazımda annanemin rahatsızlığını yazmıştım, derken kuzenimin düğün telaşı başladı memketteki kuzenlerim geldi bir haftada İstanbulu altına üstüne getirdik. Çok zevkli ve eğlenceliydi bir o kadar da yorucu. Gezmediğimiz semt pazarı kalmadı İstanbul'da. Biraz düğünden bahsetmek istiyorum size düğün Hidiv Kasrı'nda oldu herşey gerçekten özenle ve titizlikle hazırlanmıştı masaların süslemesi gelinle damatın giriş kapısına güllerin dökülmesi vs.(deyat çoktu) Orkestra ve menü de oldukça iyiydi ama asıl düğüne damgasını vuran ise açık havada olduğundan dolayı yağmurun yağmasıydı. İlk başlarla yavaş yavaş çiseleyen yağmur sonra hızlanmaya başladı misafirler bir içeri bir dışarı girip çıktılar en sonunda yağmur bastırınca bütün misafirler içeri girmek zorunda kaldı. Özetle düğün gerçekten güzeldi geldi ve geçti. Ama şuna değinmek istiyorum sevgili arkadaşlar İstanbul'da oturanlar bilirler Hidiv Kasrı gerçekten güzel bir mekan. E mağlumunuz öyle bir yerde düğün yapmanın da ne kadar masraflı olduğunu az çok bilirsiniz. Açık havada öyle bir mekanda düğün yapılınca yağan yağmura karşıda heralde bir B planınız olmalı diye düşünüyorum aslında sedece ben düşünmüyorum düğünde herkes bunu konuştu ama duyduğuma göre yağmur yağdığında düğün sahipleri şemsiyelerinizi açarmısınız dediklerinde yetkililer kendilerine ek bir masraf daha çıkartılır demişler. Yani o kadar para veriyorsunuz yağmur felan yağınca e şimdi ne olacak dediğinizde ise ekstra para vermeniz gerekiyor diyorlar. Şaka gibi bence o kadar masraf karşısında o hizmetide vermeleri gerekir diye düşünüyorum. Buradan söylemek istiyorum eğer Hidiv Kasrında düğün yapacaksanız bence bir kez daha düşünün. :)
Sevgili kuzenim Rumeysa ve Ömer'de bir ömür boyu mutluluklar diliyorum.
Ve düğünden bir hafta sonra da annem beni ağlamaklı bir sesle aradı ve annaneni kaybettik dedi. Tabi bizde hemen apar topar memlekete gittik. Ve sevgili annanemi sonsuz yolculuğuna uğurladık allah rahmet eylesin diyorum hepimizin bir gün gerçekten gideceği yer orası. Hayatın güzel ama sevdiğiniz birisini kaybedincede bir kadar boş olduğunu düşünüyorsunuz aynı ağaçların dallarındaki yapraklar gibisiniz bir gün varsınız bir gün yoksunuz evet işte sevgili annaneciğim de artık aramızda yok. Özlüyorum onu çok severdi beni bende kendisini allah rahmet eylesin. Sizleri de çok seviyorum herşeye rağmen hayat devam ediyor. Yazılarıma ara vermem bu sebeptendir. Takipte kalın en kısa zamanda yeni model ve ürünleri yayınlıyorum. Sizleri seviyorum......
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder